Ayhan Çubuk |
Yatağıma uzanmış Kahrolan duygularıma engel olamadığım gibi
seni görmek isteyen gözlerim sanki biraz daha büyüyor.Umutlarla Vuslata
yürüyerek gitmek istiyorum sadece
yürümek, sana olan hasretimle
güneşli bir gün de solmuş bir çiçeği sulayıp sevindirmek gibi.Yüreğimin kalemi
ne kadar kırılmış olsada asla yarım bırakmıyorum yazdıklarımı her harfi kelime,
her kelimeyi cümle yapmaya çalışıyorum.Hayatla olan mücadelemde saflarımın
çoğunu kaybettiğim günleri yaşıyorum.Birbirinin aynı olan günlerde bana
uzatılan her dalı işte beni kurtaracak dal diye hiç çevirmeden tutuyorum.Daha
elimi uzatır uzatmaz kırılacağını bildiğim halde yenilgiyi kabullenmeyen
beynim,sevmekten yorulmayan yüreğim Ben ,ben olmaktan çıkıyordum .Bunu fark
ettiğim anda bir şey yapamamanın acısıyla gittikçe içime kapanıyordum.Eskiden
yapmaktan çok zevk aldığım şeyleri yapmayı istemiyordum.Mesela ne beklediğimi
bilmiyordum.Bitmeyen geceler,huzursuz uykular kaplıyor içimi uyanmak
istemediğim sabahlarımda var tabi.Hiç uyanmak daima uyuya kalmak istediğim
sabahlar ,Kör kütük kalkıyorum yatakdan umursamaz tavırlarım oluyor. Geleceğe
dair umutlarımın birer birer beni terk ettiği değişik şeyler oluyor mesela
.İçimde bir kıpırdı, Yüreğim bir anlamsız canlanma .Nasıl olduğunu unuttuğum o
gülümseme yeniden yayılıyor yüzüme Yürek çarpıntıları ile dolu karanlık geceler
bitiyor. Gecemide gündüzümüde sen dolduruyordun.Sana
dönüyordu odamdaki pili bitmiş Gitarlı saatin yelkovanı,akrepi senin olduğun
yeri gösteriyordu.Pempe diziler yayınlanıyordu odamın duvarında en güzel
bölümleri izliyordum hep düşlerimi hayallerimi derken birden acımasız reklamlar
geliyordu araya kapatıyordum gözlerimi ve seni özlüyordum.